3N, 1K

Cuma, Eylül 30, 2005

Blog denilen şey!

Öncelikle Blog'uma hoşgeldiniz.

Bu, benim Blog'umda sizlerle paylaştığım ilk yazım. O nedenle Blog'tan ben ne anlıyorum ondan bahsedeceğim. Ayrıca bu konuyu merak edenlere de ben nasıl Blog sahibi oldum, onu aktarmaya çalışacağım.

Teknolojinin yaşamımıza biz fark etsek de etmesek de büyük bir etkisi var. En önemli etkisi de bilgi akışındaki "hız". Bilgi artık öyle hızlı akıyor ki, biz insanoğlu da o hıza yetişeceğiz diye bir yerlerimizi yırtarcasına koşturuyoruz...sanki yakalayabilecekmişiz gibi.

Internet ilk duyulmaya, kullanılmaya başladığında ve günümüzde de yaygın olarak söylenen, "bilgisayar zaten yetiyordu bir de bu internet çıktı. Şimdi insanlar chat yapıyor, mesajlaşıyor, bilgisayarın başından kalkmıyor. Sosyal ilişki diye birşey kalmadı"ydı.

Aslında sosyal ilişkilerimiz de yaşamımızdaki "hız"ın kurbanı değil mi? Yalnızca bize yakın çevremizdeki arkadaşlarımız, akrabalarımızla görüşmüyor muyuz, Avrupa'dan Asya'ya, Asya'dan Avrupa'ya geçmek zul gelmiyor mu. Eskiden telefon etmek zor gelirdi, mail göndermek diye birşeyi keşfettiğimizde sandık ki hergün uzaktaki arkadaşlarımızla, yakınlarımızla mailleşiriz....oldu mu? Sonra, messenger uygulamaları devreye girdi, makinanızda yüklü bir program ve eğer bir arkadaşınız online ise haberiniz oluyor ve onunla sohbet edebiliyorsunuz! Sohbet edebiliyor musunuz?

Şimdi allahı var, teknoloji elinden geleni yapıyor bizleri bir arada tutmak ve buluşturmak adına ama sanırım bizde iş yok.


İşte Blog olayı bana bu açıdan cazip geldi. Arkadaşlarımıza ziyarete gittiğimizde öyle derin konulara girilmiyor, biraz günlük olaylardan, biraz işler nasıldan bahsediliyor, film varsa film, maç varsa maç seyrediliyor ya da Tabu v.b. oyunlar oynanıyor. Aslında gayet de normal, çünkü herkesin kafası yeteri kadar yorgun ve herkes "hız" kurbanı.


Bence Blog: Eşimizle, dostumuzla, arkadaşlarımızla bir araya geldiğimizde konuşamadığımız, onlarla paylaşamadığımız bir çok konuyu, fikri ve özellikle "Türkiye'ye özel yaşananlar"ı paylaşabilmemize, düşüncelerimizi özgürce ifade edebilmemize imkan veren yine teknolojinin ve -sosyalliği öldürdüğü iddaa edilen- internetin bir nimeti.


Gerçekten de öyle, artık köşe yazarlarına imrenmeyin, sizin de bir köşeniz olabilir. Onların yazdıkları ile ilgili de rahatlıkla yazabilir ve bugüne kadar aklınıza gelen ama bir türlü söyleyemediğiniz şeylere burada yer verebilirsiniz.

"Çünkü sizin de söyleyecek çok şeyiniz var!..."


Kısaca, ben bu Blog işini tuttum. Konu bulmak bu ülkede yaşayanlar için zor değil o nedenle vakit buldukça Blog'umda ilginç bulduğum konular, enterasan fikirlere yer vereceğim. Onun için adını 3N, 1K koydum, Neye Niyet, Neye Kısmet!


Eğer siz de Blog'um olsun derseniz, tek yapmanız gereken http://www.blogger.com 'a giderek kayıt olmak. Düşünün bir kere böyle bir Blog'a 1 kuruş bile ödemeden sahip olabileceksiniz.
Harika, değil mi?

Blog'umu takip etmenizden keyif alacağım, yorumlarınızı bekliyorum. Sayfanın hemen altındaki mesaj linkine tıklayarak yorumlarınızı iletebilirsiniz.


C. Bulent Büyükaycan

http://cbulent.blogspot.com/
Çünkü sizin de söyleyecek sözünüz var!...